Yüzyılımızın anahtar kavramları, bir bakıma, değişim ve ilişkidir. Özellikle doğa bilimleri, maddeyi mutlak, somut ve sınırları kesin bir nesne olmaktan çıkarmış, enerji dalgalarının ve devinimlerin bir kesişme ve yoğunlaşma noktası olarak yorumlamaya başlamıştır.
Doğa bilimlerinde oluşan bu anlayış, toplum bilimlerine de yansımıştır. Göstergebilim de bu anlayışın bir uzantısıdır. Göstergebilim, nezaket ilişkilerinden, yeme alışkanlıklarına, modaya, siyasete, edebiyata, müziğe, mimariye... kadar her türlü toplumsal örgütlenme biçimiyle ilgilenir, bu alanlardaki dizgeleri, ilişki ağlarını inceler. Göstergebilime göre, bu ilişki ağlarının içinde yer alan tüm değerler görecedir, her bir değer, dizgedeki öteki değerlere göre anlam kazanır, her bir dizge de öteki dizgelere göre. Ama acaba, dizge kurma alışkanlığı ve yöntemi, her şeyi önce bir gösterge ile temsil edip sonra kullanıma sokma eğilimi, gerçekten insan türüne özgü, değişmez bir özellik midir?
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.