Derleyici: | Savaş Kocabaş |
Derleyici: | Dr. Seyyid Bin Hüseyin El-Affani |
Yayın Tarihi | 2017-04-05 |
Orjinal Adı | Ruhbanü'l-leyl |
ISBN | 9789759833506 |
Baskı Sayısı | 2. Baskı |
Dil | TÜRKÇE |
Sayfa Sayısı | 800 |
Cilt Tipi | Ciltli |
Kağıt Cinsi | Şamuha Kağıt |
Boyut | 16.8 x 24 cm |
Gece Yolcuları
Hamd Allah'a mahsustur. O'na hamdeder, O'ndan yardım ister, bağış-lanma dileriz. Nefsimizin şerrinden ve kötü amellerimizden Allah'a sığınırız. Allah her kimi doğru yola ilettiyse onu saptıracak yoktur. Her kimi de doğru yoldan saptırdıysa onu doğru yola iletecek yoktur. Şehadet ederim ki, Allah'-tan başka ilâh yoktur. Tektir ve hiçbir ortağı yoktur. Yine şehadet ederim ki, Muhammed O'nun ( c.c.) kulu ve elçisidir.
"Eyi man edenler! Allah'tan hakkıyla korkun ve ancak Müslümanlar ola-rak ölün." ( ve Acirc;l-i İmran, 102)
"Ey iman edenler! Sizi tek bir candan yaratan, ondan eşini yaratıp bu iki-sinden birçok erkekler ve kadınlar türeten Rabbinize karşı gelmekten sakının. Kendi hakkı için birbirinizden dilekte bulunduğunuz Allah'a karşı gelmekten ve akrabalık bağlarını koparmaktan sakınınız. Allah sizin üzerinizde tam bir
gözeticidir." (Nisa,l)
"Eyiman edenler! Allah'a karşı gelmekten sakının ve hep doğru söz söy-leyin ki, Allah da işlerinizi ve hâllerinizi düzeltsin, günahlarınızı mağfiret bu-yursun. Kim Allah'a ve Resûl'üne itaat ederse, pek büyük bir mutluluk ve başarıya nail olmuş olur." (Ahzab, 70,7l)2
Yeryüzünün tüylerinin diken diken olduğu, gökyüzünün karardığı, tacir-lerin zulmü sebebiyle karada ve denizde fesadın yayıldığı, hayır ve bereketin azaldığı hatta yok olduğu, hayvanların cılızlaştığı, zalimlerin fısk-u fücuru
PEYGAMBERLERİN. HZ. PEYGAMBERİN. ASHABIN, MEZHEP İMAMLARININ
sebebiyle yaşamın bulanıklaştığı, gün ışığının ve gece karanlığının çirkin ameller ve dehşet verici fiiller yüzünden ağladığı, insanın her yaptığını kay-deden meleklerle onu nöbetleşe koruyan bekçi meleklerin fuhşiyatın çoklu-ğunu, çirkin şeylerin ve günahların hâkimiyetini Rablerine şikâyet ettikleri bir zamanda yaşıyoruz. Vallahi bütün bunlar, bulutları bir araya toplanmış bir helak selinin uyarıcısı, karartısı çökmüş bela gecesinin habercisidir.3
Ah, ne kötü zamanda yaşıyoruz. Salihlerin arandığı ve onlardan ancak hasat sonrası başak kadar bulunabildiği bir zamanda.. 4
Allah Resûlü (s.a.v.), "Benden sonra insanları, içlerinden yük taşımaya ve yolculuğa elverişli bir tane bile çıkmayan yüz deve gibi bulacaksınız."bu-yurmuştur.5
Çağımız her akıl sahibinin fark edebileceği büyük bir değişim geçirmiştir. Bir zamanlar sütü bol iken şimdi göğsü kurumuş, dalları canlı ve göz alıcı gü-zellikteyken şimdi solmuş, gövdesi yaş iken şimdi cılızlaşıp kurumaya dur-muş, damağın tadı hoş iken şimdi bozulmuştur.6
Nasihat edenlerin sayısı iyice azalınca, insanlar meyva vermeyen dikenli ağaçlara dönüşünce, beldeler yaşamın ancak kendileriyle süreceği âlimler-den yoksun kalınca veya bu noktaya yaklaşınca; Biz de her şeyi bilen, sözle-rin padişahı Yüce Allah'ın şu buyruğunu işitince orada bahsedilen "az sayı-daki insanlar"dan olmasak da onlara benzemeye çalıştık: "Sizden önceki nesillerde, dünyada fesad ve düzensizliği menedecek, böylece onları helâk olmaktan koruyacak idrak ve fazilet sahipleri bulunmalı değil miydi? Onların içinden görevlerini yaptıklarından ötürü kurtardığımız az kimse var. Zalimler ise içinde bulundukları refahın ardına düştüler. Doğrusu onlar suçlu kimse-lerdi."(Hûd, 116)
Bizi doğruya götürecek rehber gözüktü. Bu, her tarafa ışık saçan aydın bir yoldan götüren nuranî bir rehberdir. Bu, kovaların bulandırmadığı tatlı ve bol su kaynağı... selef yolu, selef kaynağıdır. Onlardan ne kadar uzağız!
Günümüz insanı selef-i salihinin kıymetinden, ilimlerinin derinliğinden, yapmacıklıktan uzak olmalarından ve basiretlerinin mükemmelliğinden bihaber hâle geldiler. Bunlar o nesli tanımaktan çok uzaktalar. Onların gayretleri-ni her şeyde en yüksek hedeflere yöneltmişlerdi. Sonraki nesiller bir âlemde, onlar başka bir âlemde. "Ailah her şey için bir ölçü, her iş için bir vade belir-lemiştir."1
Lisan-ı halleri şöyle diyen o insanlara ulaşmamız ne mümkün:
"Dağ gibi dalgalı denizleri arkamızda bıraktık. Nasıl bilsin insanlar biz, nereye yöneldik?"
Bizim için önemli olan; yavaş yürüsek de onların yolarında olmamızdır. Çünkü kafilenin emiri kafiledekileri gözetir, kollar.
Münasebetsizlik yaparak onların cömert sofralarına oturduk, ifadeleri-mizde selef-i salihinin yolunu takip ettik ve kitabımızı onların tarzıyla doku-duk. Umarım ki ben de onlarla ipe dizilen teşbih tanesi olur, onlar güruhun-dan sayılır ve onlarla birlikte haşrolurum. Allah'ın kendilerine lütufta bulun-duğu nebiler, sıddıklar, şehidler ve salihlerle birlikte... Onlar ne güzel arka-daştırlar!
Selef hayranlarının az olduğu bu zamanda
Biz selefin hayranlarıyız
Biz, senin de göreceğin gibi bu kitapta onların menkıbf 'erini ve sözlerini çok naklettik. Neden?
Çünkü selef-i salihin, dünyanın efendileri, âhiretin krallarıdır.
Onlar samimiyetleri ve ihlâslarıyla, yüksek gayretleri ve ibadetleriyle dünyaya hâkim olmuşlardır.