“Masallara olan inanç hiç yitmez, masallar ancak yeniden yazılır.”
Öykü ve Firuze… Hafta sonları hüzünlü bir kimsesizliğin çöktüğü yatakhanelerde yeşeren, hiç olmamış annelerin, o hep eksik babaların gölgesinde pekişen dostluklarını yirmi yıl sonra birbirlerini yeniden bulduklarında geçmişin ağırlığı altında sınayan iki kadın…Her evvel bahar gibi gençlik de bütün aldatıcılığıyla geçip gitmiş, geride yarım kalmış aşkların, doğmamış çocukların, örselenmiş yüreklerin acısı kalmıştır.Geçmişin yaraları yeniden ve yeniden yazılan masallarla, diriltilen umutlarla dikiş tutacak mıdır?
İrem Uzunhasanoğlu üçüncü romanı Evvel Bahar’da iki kadının öyküsüne 90’ların toplumsal belleğinin içinden bakıyor.
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.