İnsanlık tarihinin başladığı yüzyıllardan bu yana; insanın insana gözü kapalı güvenebileceği bir dünya; herkesin belki gerçekleşmesini en çok dilediği rüyadır.
Farabi; “El Medinetü’l Fazıla” (Erdemli Şehir) derken böyle bir dünyayı işaret etmiş, Thomas More; “Ütopya” ile böyle bir devletin hayalini kurmuştur.
Peki, genel etik kuralları nedir ve kime, neye göre değişir? İnsan neden etik dışı davranır? İnsan etik davranma konusunda eğitilebilir mi? Kişiyi etik davranışlar konusunda prensip sahibi yapan en önemli faktör nedir?
Nabi’nin dizeleri ile ifade ettiğimiz; “ Kem alat ile Kemalat olmaz” düsturunca; bize en çok lazım olan şey, hayatın her anında, tam öğrenme modeli ile uyumlu, maddi ve manevi yönü olan bir öğrenme modelidir. Nabi’nin bu dizelerde de ifade ettiği gibi; Kem alat (kötü usullerle, kötü aletlerle, kötü yöntemlerle) Kemalat (tam olgunluk, mükemmellik) olmaz, düşüncesini vurguluyor ve bu çalışma ile “Amaca giden yollar mübah olmalıdır” diyoruz.
Nüfusun %84’ünün belli bir dine mensup olduğu günümüz 21. yy. dünyasında; Tevrat’ın, Zebur’un, İncil’in ve Kuran-ı Kerim’in de kalplerimize fısıldadıklarını sizler için bir araya getirdik ve dindarlık ile ahlak dışı davranış arasındaki paradoksu da böylece ortaya koymuş olduk.
Günün birinde; Dicle kenarındaki kurda, kuzumuzu teslim edebileceğimiz kadar güvenle dolu, etik iklim ile kuşatılmış bir dünyaya uyanmamız dileğiyle…
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.