Türkiye’de "Ermeni Sorunu" olarak adlandırılan "Ermeni tabusunun" üstündeki örtünün yavaş yavaş aralanmaya başladığını söylersem, çok mu abartmış olurum? Başta 1915’de nelerin yaşandığı olmak üzere, tarihte yaşananlar ve Ermenistan ile bugünkü ilişkilerimizin nasıl olması gerektiği konuları üzerinde artık daha rahat ve açık konuşabiliyoruz. Bu konuda iyimser olmamın nedeni, sadece, devlet politikalarında çok cılız da olsa uç veren değişim sinyalleri değil. Toplum olarak da artık sorun üzerine, daha önceki dönemde gözlediğimiz, "öfke ve nefret" duygularıyla yaklaşmıyoruz. Konuyla doğrudan veya dolaylı ilgili bilimsel sempozyumlar, basın ve yayın organlarında eskiden hiç görmeye alışmadığımız sağduyulu yazılar, televizyon programları o kadar arttı ki, şaşırmamak elde değil. Daha önce hiç alışmadığımız bir tarz gelişiyor; sanki toplum, doğrudan kendi sorunlarına sahip çıkıyor gibi.
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.