Franz Kafka’ya göre bir kitap, “içimizdeki donmuş denize indirilen bir balta gibi” olmalıdır. 20. yüzyıl edebiyatına damgasını vuran Dönüşüm, Kafka öyle nitelememiş olsa da, tam da böyle bir kitaptır.
Dönüşüm’ün, günümüz bireyinin ve toplumunun kâbuslarını etkileyici bir ironiyle sunan, hem dehşet verici hem de grotesk olan kurgusu, yaratılan atmosferle ve Kafka’nın vurucu cümleleriyle birleşir ve Kafka, okuru hem her cümlesinde zorlar, kıskacına alır, hem de onu özgür bırakmayı başarır. Bir gecede böceğe dönüşen Gregor Samsa’nın öyküsü, inanılmaz olduğu kadar inandırıcıdır da.
Elias Canetti, Dönüşüm’ü “20. yüzyılın birkaç kusursuz sanat eserinden biri” sayar ve onu Kafka’nın bile aşamadığını ifade eder. Bu kusursuzluk, Kafka’nın kullandığı sade ve minimalist üslubun, okura aynı zamanda olağanüstü zenginlikte bir imge yelpazesi sunmasında yatar.
İlk yayımlanışının üzerinden yüz yıl geçmesine rağmen Kafka’nın Dönüşüm’ü, olağanüstü öyküsüyle, dili ve derinliğiyle okuru etkilemeye devam ediyor. Kitabı okuyanlar kendi “dönüşüm”lerini bulduğu sürece de devam edecek gibi görünüyor...
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.