'Diğer' sözcüğü 'Öteki'yi andırıyor elbette. Ama öteki dediğimizde yaşadığımız sürecin dışında bir şeyi ima etmekteyiz. Her ne kadar ortak niteliklere sahip olsa ve her ne kadar onu içselleştirsek de onu tamamen içimize kabul etmediğimizi ve sadece iyi ya da kötü, sakinleştirici ya da endişelendirici duygularımızı uyandırdığını, yani hep abancı kaldığını ima etmiyor muyuz? Halbuki 'diğer' dediğimizde bir sahiplenme işlemini işaretliyoruz. Kendimize, yaşadığımız sürece ait bir şeyden söz ediyoruz. Tıpkı bir madalyonun iki yüzü gibi onları birbirinden ayırmak mümkün değildir. Bu nedenle Ferenczi'nin sesine 'Diğer Ses' demeyi tercih etmiş Berman.
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.