"Dipten gelen bir gürültüyle, yumruk yemiş boksör gibi, birden sarsılmaya başladı, koca bina. Altımdaki koltuk şöyle bir gidip gelirken, etrafımdaki her şey panik halinde sağa sola koşturuyordu. O soğukkanlı duvarlar bile huzursuzlanmış, huysuz beygirler gibi göt atmaya başlamıştı. Bunun adı, buz gibi de depremdi... Çalışma arkadaşlarıma baktım camlı paravandan; tedirgin ve korku içinde sığınacak bir yer arıyorlardı. Sarsıntı devam ederken, bayan memurların çığlıkları arasında, yan odadan gelen bir ses, küfürle karışık isyan ediyordu adeta. "Buraya bu binayı dikenin de...! diktirenin de...! ruhsat verenin de...! tahsis edenin de...! bizi buraya mahkum edenin de...!" diyerek kalaylıyordu ortalığı. Birisi, "Sus Salih, ne yapıyorsun? Bir duyan olur şimdi; başına iş açarsın aslanım!" dediyse de aldırmadı. "Duysun, herkes duysun başımıza gelenleri de, ibret alsın! Çürük binaya nasıl sokulduğumuzu görsünler! Allahsız, kitapsız herifler, bize mezar edecekler burayı...!"
(Tanıtım Bülteninden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.