"Melekler, onların iyi insanlar olarak canlarını aldıklarında, 'Selam size, yaptıklarınıza karşılık buyurun cennete!' derler." Nahl Suresi, 16:32.
İnsanoğlu, bu dünyaya doğduktan itibaren hayat gailesi ve dünya nimetleri karşısında lal olmuşçasına çabalamaya ve kendini bunlara kaptırma eğilimindedir. Bununla birlikte, Ademoğlunun ruhuna üflenmiş o ilahi nefha, onu aslına doğru çağırır, alemlerin ve asıl yaşamın bu dünyadan ibaret olmadığını hatırlatır.
İbnü'l-Cevzi, Cennetin Davetlileri'nde bu dünyanın gelip geçiciliğini, aslolanın ise ahiret hayatı olduğunu dört ana bölümde ele alarak okurunu bu çağrıya kulak vermeye sevk eder. Yani bu satırların vesilesiyle muhatabını bir kez daha cennete davet eder. İnsanoğlu, ilim kesbederek aklî ve naklî ilimlere vâkıf olmaya çalışmalıdır, bu ilmin de zekâtını vermelidir. Fakat her şeyden önce o, bu dünyanın bir imtihan sahnesi olduğunu bilmeli, ilahî senaryo içinde sahip olunan rollerin bilincinde olmalı, maruz kalınan ve duçar olunan bazı sebepleri kadere teslimiyetle karşılamalıdır.
Bu minvalde, Cennetin Davetlileri, insanın kendini bir kez daha sorgulaması ve nereye gittiğini düşünmesi gerektiğini hatırlatan bir öğüt kitabıdır.
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.