Kadercilik, insan hayatının doğaüstü bir güç ya da güçler tarafından önceden belirlendiği ve bu belirlenmişliğe uygun bir tarzda yaşandığı düşüncesine dayanır. İlk bakışta ilahi dinler kaynaklı gözükse de bu düşüncenin ilah kavramının olmadığı kültürlerde de yer edindiği gerçeği, onun, insanlığa, toplumsallığa dair bir yönünün olduğunu gösteriyor. Kaderciliği toplumsallığın bir ürünü ve sosyal psikolojik açıdan incelemeye değer olması anlamında sosyal psikolojik bir problem olarak ele alan Mustafa Macit, kaderciliği, kader inancının toplumsallaşmış bir uzanımı ve bir paradigma olarak varsayıp çözümlemiştir. Bu varsayımın koordinatları içerisinde çalışmasının asıl ilgi alanını konunun teolojik, metafizik ya da felsefi boyutlarından çok toplumsal boyutları üzerinde yoğunlaştırmış ve kaderci paradigmanın sosyal psikolojik, sosyo-kültürel arka planını ve bunların gündelik hayata yansımalarını göstermeye çalışmıştır.
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.