"Balkanlar'da bulunan Osmanlı Türk kültür mirası, bu mirası görmeye tahammülü olamayanlar için daima bir endişe vesilesi olmuştur. Bu miras aynı zamanda Türkiye'ye tariha bir görev yüklemiştir. Batı ise Türkiye'nin bu konumu çoktan tespit etmiştir. Der Spiegel dergisi, 'Balkanlar'da kartların artık Türklerin eline geçtiğini' makale konusu yaparken, Stuttgarter Zeitung gazetesi ise, '2. Viyana kuşatmasından sonra doğuya itilen Türklerin bu kez Avrupa'nın ortasına yerleşmeye hazırlandığını' belirterek, hedef olarak da Bosna'yı göstermişti. Elbette ki bu endişe Bosna'da Müslüman nüfusun çoğunlukta olmasından kaynaklanıyordu.
Türkler, o bölgeye İslamiyet'i güzel eserlerle ve yeni bir kültürle taşımışlardı. Saraybosna'dan, Mostar'a oradan da Poçitelj ve Travnik'e kadar giden her Batılının, bu kültürün ağırlığını hissetmemesi, İslam'ın mistik havasını solumaması mümkün değildir. Tüm turistleri buralara Türkün kültür mirası çekmektedir. Bu bölgeyi tanıtıcı kitapların hemen tamamının kapağına bir Osmanlı Türk eserinin fotoğrafı konulmuştur. "Tanrı bizi dünyadaki şu en kötü üç afetten korusun; tifo, Türkler ve kuraklık." şeklinde bir atasözü sahip zihniyet için bu kültürü ve onun izlerini yok etmek kim bilir belki de zorunluydu.
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.