Marksizm: bireyi gerçekten hesaba katan bir duyarlılığa sahip olsa idi, o ilk sevda, kavruk otlar misali, bu denli kolay tutuşur muydu? Birey ve kaçınılmaz olarak özgürlük sorunsalına burun kıvırmasıydı, tarçın kokulu o şehrin, kaderin atlasındaki yeri bir başka olabilir miydi? Bil(e)miyorum. Ama inandığım, bir gün mutlaka, bireyi ihmal etmeyen Marksizmin 'şiirinden kalkan turnalar, bir halkın solgun tarihine konacaklardır.'
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.