1969 yılında yayınlandığında Lacan ve çevresini, özellikle de, kitabın yayınından hemen sonra Deleuze’ün birlikte felsefe yapmaya başlayacağı Lacan’ın öğrencisi Félix Guattari’yi derinden etkileyen bu yapıt, dönemin psikanaliz tartışmalarına yepyeni boyutlar getirmişti.
Yüzey mi derinlik mi, Carroll mı Artaud mu? Deleuze son kertede Artaud’dan yana olsa da, bütün 'anlamın mantığı’nın yüzeyde yattığını belirtir:
“Artaud edebiyatta mutlak derinlik olmuş ve kendisinin de dediği gibi acı çekmek pahasına yaşamsal bir bedeni ve bu bedenin mucizevi dilini keşfetmiş tek kişidir. Bugün hâlâ bilinmeyen alt-anlamı araştırmıştır o. Ama Carroll yüzeylerin efendisi ya da ölçümcüsü olarak kalır, herkes yüzeyleri o kadar iyi bildiğini sanır ki araştırmaya kalkışmaz bile, oysa bütün anlamın mantığı orada yatıyor."
Anlamın Mantığı yayınlanışının ellinci yılında, Türkçedeki bu yeni baskısıyla, derinde ve yüzeyde onu bekleyen okurlarla buluşuyor.
(Tanıtım Bülteninden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.