Tarihe yön veren, Anadolu'yu Türk İslam yurdu kılan, kartal bakışlı, cesur yürek Alparslan'ın soluk kesen mücadelesi ve zaferleri...26 Ağustos 1071 Bayram sabahıydı. İki bayramdı hem de... Birisi günlerin efendisi olduğu için, diğeri de erlerin, yiğitlerin arzuladığı cennetin eşiğinde olunduğu içindi.Alparslan beyaz atının yanına geldi. Kuyruğunu düğümledi. Atının üstüne çıktı. Bir aslan gibi heybetliydi. Düğüne gider gibihazırlanmıştı. En güzel elbisesini giyinmiş, kokular sürünmüştü.Şimdi askerinin karşısındaydı."Yiğit kardeşlerim bu giyindiğim kefenimdir!""Sizler ey yiğit kardeşlerim, sizler özgürsünüz! Burada çarpışmak ve beni takip etmek zorunda değilsiniz.Bu meydanda ne emreden komutan ne de emir alan asker vardır.Hepimiz Allah'ın askerleriyiz. Ölmek bu dava uğruna en büyük onurumdur. Takip edecekler kılıçlarını kaldırsın!"Aşk gökte ateşe, yerde suya yüreklerde imana dönüyordu.İnanç, azim ve sevda Anadolu'ya yol oluyordu. Alparslan'la bu yoldaki heyecan, aksiyon, inanç dolu yolculuğa hazır mısınız?Haydi o zaman kitabın sayfalarında zaman tüneli sizi bekliyor.
(Tanıtım Bülteninden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.