Şehirlerimizde eczanelerde ve marketlerde kasa kuyruklarında sessizce duruyoruz, telefonlarımızla dikkatimiz dağılıyor, yalnızlık oranları hızla yükselirken bile birbirimizi zar zor tanıyoruz. Çevrimiçi ortamda, bize yalnızca tanıdık fikirlere ve benzer düşüncelere sahip kullanıcılara hizmet etmek üzere tasarlanmış algoritmalarla güçlendirilmiş ideolojik alanlara çekiliyoruz. Hiç tanımadığımız insanlardan duyulan korku giderek daha fazla tüketiliyor.
Joe Keohane, tanımadığımız insanlarla aramızdaki mesafeyi kapattığımızda neler olacağını keşfetmek için bir yolculuğa çıkıyor. Bazen yabancılardan korkmaya, güvenmemeye ve hatta nefret etmeye programlanmış olsak da, yabancılarla bağlantı kurmayı öğrenen kişi ve toplumların bundan çok büyük fayda sağladığını öğreniyor.
Yabancılarla konuşmanın şaşırtıcı sosyal ve psikolojik faydaları üzerine giderek artan sayıda araştırmayı inceleyen Keohane, anlık etkileşimlerin bile empatiyi, mutluluğu ve bilişsel gelişimi artırabildiğini, yalnızlığı ve izolasyonu hafifletebildiğini keşfediyor. Yabancılarla nasıl konuşulacağına dair uzmanlardan pratik ipuçları toplayan Keohane, bunları kendisi deneyerek garip, eğlenceli ve çoğunlukla dokunaklı bir etki yaratıyor.
Sıcak, esprili, bilgili ve derin, eşit oranda kapsamlı bir tarih ve kişisel gelişim yolculuğunu kapsayan bu kitap, okuyuculara büyük jeopolitik değişimlerden köşedeki mağazaya yapılan gezilere kadar her şeyi tamamen yeni bir ışıkta görmeleri için ilham verecek.
(Tanıtım Bülteninden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.