Bilgisayar teknolojilerinin hızla geliştiği şu günlerde “yapay zekâ” terimini giderek daha sık duyuyoruz; bilim, sağlık, eğitim, sanayi, eğlence, sanat ve daha nice alanda yapay zekâ uygulamaları gün geçtikçe yaygınlaşıyor. Peki ama yapay zekâ (YZ) derken tam olarak ne kastediyoruz?
Otuz yıldan uzun süredir YZ araştırmacısı olarak çalışan Michael Wooldridge, bu kitapta bize YZ’nin ne olduğunu ve –belki daha da önemlisi– ne olmadığını açıklıyor. Gerek medyada çıkan sansasyonel haberlerin gerekse yakın gelecekte “bilinçli makinelerin” aramızda olacağını ima eden araştırmacıların aşırı iyimserliğinin yanıltıcı bir tablo çizdiğini vurgulayan Wooldridge, YZ araştırmacılarının gerçekte ne üstünde ve nasıl çalıştığını anlatıyor.
“Makine öğrenmesi” ve “derin öğrenme” nedir? YZ konusunda filmlerde, edebiyatta ve medyada karşılaştığımız “Terminatör” senaryolarının gerçekleşmesi mümkün mü? YZ’de işler nasıl zıvanadan çıkabilir? YZ konusunda gerçekten endişelenmemiz gereken meseleler ve endişelenmemize çok uzun bir zaman hiç gerek olmayan meseleler neler? YZ işimizi elimizden alacak mı ve çalışmanın doğasını nasıl etkileyecek? YZ teknolojilerini kullanmanın insan hakları üstünde nasıl bir etkisi olabilir? YZ sistemlerinin ahlaki fail olarak edimde bulunması mümkün mü? Ve elbette: Makineler düşünebilir ve arzulayabilir mi?
Yapay zekânın geçmişine, mevcut durumuna ve nereye gittiğine dair nesnel bir değerlendirme sunan bu kitabı, konuya ilgi duyan okurlarımıza hararetle tavsiye ediyoruz.
(Tanıtım Bülteninden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.