Bu küçük incelemenin, farklı bir öze sahip olduğu, Veysel’le ilgili diğer makaleler okunduğu zaman anlaşılacaktır. Onunla ilgili pek çok yazının gerçeklere uygun olmadığını söyleyebilirim. Ben burada, Âşık Veysel’e, kendi vitrinimdeki elbiseleri giyindirmedim. Âşık Veysel’i, kendi kafamdaki kalıplar içine oturtmadım. O, ömrü boyunca neyi çalıp söylemişse, neyi yazmışsa, hatta ölümünden birkaç saat önce, oğlu tarafından uzatılan bir teybe neyi anlatmışsa, onları dile getirmeye çalıştım. Veysel’i şu veya bu tarafa çekmek isteyenler, suya resim çizmeye çalışıyorlar. Âşık Veysel, kayıtsız şartsız Türk kültür dünyasının bir temsilcisi olarak yaşadı ve yazdı. Sazına ve sözüne hep içimizden biri olarak düzen verdi. Bu bakımdan o, gönül kubbemizi ebediyen süsleyecek ve aydınlatacak isimlerden biri olacaktır. Ona rahmet olsun! Onu minnetle anacağız!
Yavuz Bülent Bâkiler
(Tanıtım Bülteninden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.