Maksim Gorki; Çehov ve Tolstoy ile birlikte Rusya dışında dönemin en çok bilinen ve okunan Rus edebiyatçısıdır. Hiç kuşkusuz bu konuma erişmesinde basımından sonraki iki yıl içinde, aralarında Türkçe ve Ermenicenin de olduğu on iki dile çevrilen eseri Ana'nın önemli bir rolü bulunmaktadır. Rusya'da proleter romancıların başında gelen isim olarak görülen Gorki, yine aynı romanı sayesinde, Sovyetler Birliği'nde uzun bir dönem resmi edebi akım olarak kabul edilecek sosyalist gerçekliğin de öncüsü olarak kabul edilmektedir. Gorki, 1933 Mart ayında dostu Desnitski'ye hitaben yazdığı mektubunda; o dönem bulunduğu Nijni Novgorod'dayken, kente bağlı bir işçi bölgesi olan Sormovo'da gerçekleştirilen 1 Mayıs gösterisi ve ardından yaşanan olaylar üzerine işçileri konu edinen bir roman yazmaya karar verdiğini, aynı yıl kimi materyaller toplayarak notlar tutmaya başladığını belirtir. Söz konusu gösterinin başını çeken ve romanda karşımıza Pavel karakteriyle çıkan Pyotr Zalomov ve yazarın fabrikatör dostu Savva Morozov bu materyal toplama sürecinde önemli katkılarda bulunmuştur. Zalomov, 1 Mayıs gösterisi ve ardından yaşanan tutuklamalar ve mahkeme süreciyle ilgili bilgi verirken, Morozov ise fabrikasında çalışan işçilerin mektuplarıyla, fabrika işçilerinin yaşam koşullarına ilişkin bilgiler aktarmıştır.
(Tanıtım Bülteninden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.