Günlük dilde kullandığımız, küçük veya tek bir anlam içerdiğini düşündüğümüz nice kavram, felsefî bir bakış ile derin bir anlam kazanıp zenginleşebilir. Felsefe bazen varlıkların ve Varlık`ın hakikatlerine varmak ve salt anlamı bulmak için bir olumsuzlama hareketidir. Diğer bir deyişle anlamı belki de gerçek anlamı kapatan durumları olumsuzlayarak, belirsizliği kaldırma görevini de üstlenebilir felsefe. Günlük yaşamda anlamlarını derinlemesine düşünmeden bazı kavramlar kullanırız; tutku, istek, irade, özgürlük, algı gibi...
Algı kavramı bilimde, felsefede ve doğal hayatımızda önemli bir rol oynar. Algı bilgiye ulaşma yollarından sadece biri olarak görülebilir. Fakat en önemlilerinden biri olduğunu vurgulamakta fayda vardır. Elinizdeki kitap Aristoteles`in algı (aisthesis) kavramına yüklediği anlamları ve işlevleri ele almaktır. Bu doğrultuda ilk bölümde Aristoteles`e geçmeden önce Aristoteles öncesi İlk Çağ Filozoflarının algı üzerine olan görüşlerine yer verildi. Söz konusu filozoflarda algının/algılamanın yüklendiği çeşitli anlamlar ve uğradığı değişiklikler vurgulandı. İkinci bölümde algı kavramının etimolojik kökeni incelendikten sonra günlük yaşamda sık kullanılan bu yetinin/duyunun Aristoteles`in düşüncesinde nerede durduğu ve nasıl bir öneme sahip olduğu vurgulandı. "Kinesis-energeia" hareketin/değişmenin/oluşun farklı anlamları olarak ele alındı. Üçüncü bölümde ise Aristoteles`in ruhun bir yetisi olarak ele aldığı algı kavramının, diğer yetilerle ilişkisi ortaya çıkarıldı. Arzu (oreksis), hayal gücü (phantasia) ve düşünme (nous) yetilerinin algı ile olan ilişkileri açığa çıkarıldı.
(Tanıtım Bülteninden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.