Asırlarca öncesinden ekilmiş arızalı "tohum"ların tamamına yakını kendi "toprağımız"da ve yeşermelerine son derece müsait bir "iklim"imiz de var. Sözü murdar etmeden ve dümdüz söylemek gerekirse;
1) Gülen Cemaati bugün için belki "öldü", ama bilmelilyiz ki, ruhu "istikamet"ten çok "keramet"e meraklı diğer bütün cemaat ve dergahlarda ve onların "Gassal elinde meyyit" olmaya can atan müntesibleri arasında "kol geziyor"!..
2) Dürüstçe çalışıp, ter dökerek kazanıp haysiyetiyle alnı açık, başı dik gezmek, yürümek yerine herhangi bir kanatlı hayvan gibi havalarda uçmanın hayaliyle eteğine yapışacak "ermiş" arayan bunca miskinin bulunduğu yerde, "the Cemaat" gider, "another Cemaat" gelir; Gülen gider, yerine başka soytarı "Mehdi"liğe soyunur!..
3) Şeylerin alimlerden daha itibarlı olduğu bir memlekette; okuyandan çok "zikir" çekenin, düşünüp soru sorandan çok "rabıta" edenin rağbet gördüğü bir cemiyette ne "Cemaat" biter, ne "Mehdi"nin arkası kesilir!..
4) Kaşiflerin, mucitlerin nasıl çalıştığını nasıl yetiştiğini merak etmeyip de "aktab" ve "agvas"ın kendilerinden menkul keramet rivayetlerini ezberlemekle mutmain olan Müslüman semtlerinde keşif de olmaz icat da; sonunda "zikirmatik"ler bile Çin'den gelir.
5) Cenab-ı Allah'ın en büyük nimeti olan aklı küçümseyen, "akıl'ı akıl ile aptal etmek" türünden hezeyanları dillerinden düşürmeyen bilgisiz demagogların "büyük üstad" muamelesi gördükleri bir camiada daha nice "hoca efendi"lerin çıkacağını fehmedememek sadece ahmaklık değil, aynı zamanda mes'uliyetsizliktir!
(Tanıtım Bülteninden)